MİYOM(MYOM) NEDİR?
Miyoma Uteri ve Fibromyoma rahimin kendisinin veya damarlarının düz kaslarından veya içindeki bağ dokusundan, gelişen iyi huylu bir tümördür. Doğurganlık çağındaki kadınların yaklaşık 2/5’inde ve ençok 40 ve 50’li yaş gruplarındaki kadınlarda izlenmektedir. İnfertilite(coçuk istemi) olan kadınlarda miyom bulunması tedavi yaklaşımlarında önem arz eden bir haldir.
Risk faktörleri nelerdir ?
Myomların oluşması için çeşitli risk faktörleri araştırılmıştır. En önemli risk faktörleri; hiçdoğum yapmamış olmak, yumurtlamanın olmamasına bağlı olarak gelişen karşılanmamış östrojen yapımı, şişmanlık ve ırktır. İdeal vücut ağırlığının üzerindeki her 10 kilogram için risk %10 artmaktadır. Beyaz kadınlarda siyah ırka göre yaklaşık 4 kat daha sık görülmektedir. Myomu olan hastalarda genellikle ailenin diğer kadınlarında da miyom vardır.
Myom nedenleri nelerdir ?
Myom gelişimini başlatan faktörler henüz tam olarak bilinmemektedir. Myom gelişimi ile hormonların aşırı uyarımına bağlı gelişirler.Miyom gelişimi kadın yaşamının değişik dönemlerinde farklı karekterler gösterirler.Bu özelikler şunlardır;
Ergenlik öncesi myom gelişimi çok nadirdir.
En sık rastlandığı dönem yumurtlamanın bozulduğu, östrojen üretiminin karşılanmadığı menopoz öncesi 40’lı yaşlardır.
Menopozdan sonra myomların büyümeleri genelikle durur veya geriler.
Myomlara östrojenfazlalığına bağlı olarak gelişen diğer hastalıklar yani yumurtlamabozuklukları, hiperplazi (rahim iç duvarının kalınlaşması) ve polipler eşlik edebilir.
Myomlar gebelikte östrojen yüksekliğinden dolayı hızlı büyürler.
Kadınlık hormonlarını baskılayan ve adeta menopoza benzer durum yaratan ilaçlar myomları küçültür.
Myom çeşitleri nelerdir?
Myomlar rahimin değişik bölgelerinde bulunabilir. Rahimi tamamen büyüten myomlar olduğu gibi, rahim boşluğuna uzanan myomlar (submüköz myom), rahim duvarı dışına uzanan myomlar (subseröz myom) ve hem rahim duvarını kalınlaştıran hem de rahim boşluğuna doğru uzanan myomlar (intramural myom) gelişebilir. Bazı hastalarda tek bir myom mevcutken bazılarında çok sayıda myom görülebilir. Myomlar çok büyük çaplara ulaşabilir ve bazı durumlarda göbeğe kadar uzanan büyüklükte bir ur oluşturacak kadar büyürler.
Rahim boşluğuna doğru gelişen myomlar rahim yüzeyini arttırdıkları ve düzensiz rahim duvarı dökülmelerine yol açtıkları için adet (regl) kanamalarının artması, uzaması veya düzensiz kanamalar olması şeklinde belirti verebilirler. Myomların hızlı büyümesi durumunda myomların damarları ile beslenmesi bozulur ve myomlarda dejeneratif değişiklikler ortaya çıkar. Bu dejeneratif değişiklikler kendini özellikle ağrı ile ortaya çıkarır. Bazı myomlar rahim duvarına ince bir sap ile bağlıdırlar ve bu sapın kendi etrafında dönmesi (torsiyon) nedeniyle beslenmeleri bozulur ve ağrı şikayeti ve hatta daha ileri hallerde acil hastaneye başvurmayı gerektirecek belirtiler verebilirler.
Rahim boşluğundan gelişen bazı myomlar ise rahim ağzını geçerek vajene doğru uzanırlar (vajene doğmuş miyom).
Myomlarda görülen belirti ve şikayetler nelerdir ?
Normal kadın doğum muayenesinde myom tesbit edilen hastaların hemen endişelenmeleri ve korkulara kapılmaları gereksizdir. Kadınlarda oldukça sık görülen myomlar her zaman bir belirti vermeyebilir. Myomu olan kadınların sadece %20-30’unda myoma bağlı şikayetler ortaya çıkar. Bu nedenle tüm myomların tedavi edilmesi gerekmemektedir, myomların çoğunda düzenli aralıklarla 6-12 ayda bir kadın doğum kontrollerinin yapılması yeterlidir.
Miyom tanısı
Miyom tanısı muayene ve ultrason ile konulur.
Myom tedavisi nasıl yapılır ?
Myomların klasik tedavisi cerrahi olarak çıkarılmalarıdır. Ancak bu klasik tanım son zamanlarda (myoma bağlanan ve tıbbi yolla ilaç ve diğer ameliyat dışında kalan yöntemlerle düzeltilemeyen) yakınması olmayan hastaların ameliyat edilmemesi şeklinde özetlenmektedir.
Klasik olarak aşağıdaki durumlarda myomların tedavisi gerekmektedir:
Myoma bağlı olarak kanama,ağrı veya mesane (idrar torbası) veya makata baskı olması
Menopoza girilmesine rağmenmyomda büyüme
İdrar yollarına baskı ve idrar akışında güçlük ortaya çıkması
Myomun kendi sapı etrafında dönmesi (torsiyon)
Myomda bozulmaya bağlı(dejeneratif)değişiklikler ile ortaya çıkan akut karın tablosu (bulantı,kusma, karında hassasiyet, gaz çıkarmada güçlük)
Rahim ağzından vajene uzanan myom (vajene doğmuş myom)
Myomun rahimi üç aylıkg ebelik büyüklüğünden daha fazla büyütmesi
Çocuk olmasına myomun engel olduğu durumlar
Gebelik ve Myom
Gebeliklerin %3’ünde gebelikle birlikte myom da tesbit edildiği bildirilmektedir. Gebelikle birlikte myom bulunduğu hallerde myomun büyüklüğü ve rahimde yerleşmiş olduğu yere bağlı olarak düşükler, erken doğum, eşin (plasenta) erken ayrılması, doğum sonu kanama gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Myoma bağlı kanamalar uzun sürerse kansızlığa yol açabilir.
Bir çok myomlu kadının hastaneye geliş nedeni uzamış, artmış veya düzensizleşmiş adet kanamaları ve kansızlıktır. Çocuğu olmayan hastalarda da myomlar büyüklüğü ve yerleşim yerine göre (bazı araştırma sonuçlarına göre rahimin herhangi bir yerindeki herhangi büyüklükteki tüm miyomlar) çocuk olmasını güçleştiren bir neden olarak karşımıza çıkabilir.
Myom Tedavisi
Myomların tedavisi cerrahidir. Myom cerrahi tedavisi öncesinde kadınlık hormonların baskılayıp adeta bir menopoz yaratarak myom çapında küçülmeye neden olan bazı hormonal ilaçlar kullanılabir. Bu ilaçların myomları küçültücü etkisi geçicidir, bu ilaçlar bırakıldıktan bir kaç ay sonra myomlar eski çaplarına dönerler.
Bu nedenle bu ilaçlar ancak cerrahi girişim öncesi bu cerrahi girişimi kolaylaştıracaksa verilebilir. Bu ilaçların menopoza ve menopozun getirdiği sorunlara (ateş basması, uykusuzluk, haznede kuruluk, kemiklerde zayıflama ve benzeri etkiler) yol açmaları nedeni ile sürekli kullanımı mümkün değildir.
Doğurganlığın korunmak istendiği hastalarda büyük bir çoğunlukla rahim korunarak sadece myom çıkarılabilir (myomektomi). Bu işlem myomun yeri, büyüklüğü ve hastanın genel durumu göz önünde bulundurularak açık ameliyat veya endoskopik yöntemler (laparoskopi) kullanılarak gerçekleştirilebilir. Çocuk olmaması nedeni ile myomlara cerrahi işlem uygulanılacak kişilerde cerrahinin getireceği yarar ile oluşturacağı yan etkiler iyice tartışılmalı ve ameliyata ona göre karar verilmelidir.
Bu nedenle myomu olan ve çocuk isteyen hastalarda ameliyat öncesi tetkikler titizlikle yapılmalı (ultrasonografi, ilaçlı rahim filmi-HSG) ve ameliyatın yarar getireceği durumlarda cerrahi girişime karar verilmelidir.
Doğurganlık çağını geçmiş veya daha fazla çocuk istemeyen hastalarda ve rahimin korunmasının mümkün olamayacağı ileri derecede büyük myomlarda rahimin tümüyle alınması gerekebilir. Bu işlem açık ameliyat şeklinde veya uygun vakalar kapalı ameliyat (laparoskopi- endoskopi) ile gerçekleştirilir. Ameliyat öncesi hastaya myomların yerleri, rahimin büyüklüğü, ameliyat şekli, ameliyat sonrası görülebilecek durumlar ve ameliyat sonucu gelişebilecek olası durumlar gayet ayrıntılı bir şekilde açıklanmalıdır.
Rahimi alınan kadınlar eğer doğurganlık yaşlarında ise ve yumurtalıklarında herhangi bir anormallik yoksa yumurtalıklar ameliyat sırasında alınmaz ve bu hastalarda ameliyat sonrası menopoz belirtileri ortaya çıkmaz. Hastalara ameliyat sonrasında da yapılan ameliyat ve ameliyat sonrası nasıl bir takip planlandığı ayrıntılı olarak açıklanmalıdır. Rahimin alınması ameliyatı (histerektomi) sadece doğurganlığı sonlandıran bir işlemdir, hastanın cinsel yaşamını sürdürmesine engel olmaz.
Myomu kadın doğum muayenesi sırasında tesbit edilen herhangi bir şikayeti olmayan ve doktorları tarafından herhangi bir tedavi önerilmeyen hastaların endişelenmesine gerek yoktur. Bu hastaların aslında tüm kadınların da uygulaması gerektiği gibi 6-12 ay aralıklarla düzenli bir şekilde kadın doğum muayenelerini yaptırmaları gerekmektedir.
Hastaların çoğunda myomların zaman içerisinde kötü bir hastalığa dönüşeceğine dair korkular vardır. Myomlarda kanser gelişimi (leomyosarkom) oldukça düşük (1000’de 1-3 cıvarında) bir ihtimaldir, bu nedenle tüm myomların ameliyatla alınmasına gerek yoktur. Kadınlarda oldukça sık görülen bir hastalık olması nedeni ile kadınların myomlarla ilgili belirtilere dikkat etmeleri ve düzenli kontrolleri gereklidir.
Myom belirtileri:
-Düzensiz veya aşırı kanama ve buna bağlı anemi
-Karında kitle varlığı
-Ağrı ve komşu organ rahatsızlıkları ( idrar torbası ve kalın bağırsak alışkanlıklarının değişmesi,sık idrar ,idrar zorluğu,idar kaçırma kabızlık vb)
-İnfertilite(kısırlık), tekrarlayan gebelik kaybı gibi doğurganlığın etkilendiği durumlar
-Myomun yapısal değişikliği(dejenere olmasına) bağlı ani kasık ağrısı vb yakınmalarıdır.
Myomun Tedavi Seçenekleri
Myomda tedavi mutlaka kişiselleştirilmelidir. Kişinin yaşı,doğurganlık düzeyi,hormonal düzeyi,şikayetleri tedavi planlamasında göz önüne alınır.
Cerrahi tedavi açık yada endoskopik (Laparoskopi ve Histeroskopi) yöntemler ile olur.
Amelitala miyom ya rahim ile beraber çıkarılabilir (TAH veya LAVH) yada sadece miyom çıkarılabilir(Myomektomi)
İlaçla Tedavi geçici küçülme yapar.Genelde ameliyat öncesi büyük miyomlarda kanlanma ve volumü küçültme amacıyla kullanılabilir.
Diğer: Bu yöntemlerden birkısmı araştırma aşmasında olup gelecekte daha sık ve kolay uygulanabilecekleri düşünülmektedir;
Myom damarlarının tıkanarak veya yakılarak myomun küçültülmesi veya şikayetlerin düzeltilmesi (selektif uteri arter embolizasyonu)
Endoskopik yöntemlerle myom içine girilerek elektrik akımı ile yakarak (elektromyolizis) veya dondurularak (kriomyolizis) myomun yok edilmesi
bandırma devlet hastanesi royal hastanesi doktor doktorlar uzman jinekolog kadın doğum uzmanları cildiye kbb
jinekolog çanakkale,çanakkale jinekolog,jinekolog özel muayenehane çanakkale,çanakkale jinekologlar,çanakkale kadın doğum uzmanı,kadın doğum uzmanı çanakkale,kürtaj çanakkale,çanakkale kürtaj,özel,muayenehane,hastane,klinik,çanakkale özel doktor,jinekoloji çanakkale,çanakkale özel jinekolog,çanakkale jinekolog adresleri,çanakkalede kadın doğum,uzman çanakkale,kürtaj klinik çanakkale
jinekolog kadın hastalıkları ve doğum uzmanı